Eğitime nereden başlamalıyım?

Bilişim sektörüne yeni giren birçok kişiden, öğrencilerden ve teknik elemanlardan “Nereden başlamalıyım?” anlamında sorular alıyorum. Bu soruyu sormadan önce gerekli araştırmayı ve ev ödevlerini yapmaktan kaçan, düşünmekten imtina eden ve “hap” gibi cevap bekleyen birçok insan bir yana, iyi niyetli ve gerçekten yardıma ihtiyacı bulunan kardeşlerimiz için 2000-2007 yıllarından beri bilişim alanında meslek edinme çalışmalarını www.niyazisaral.net şahsi blog sayfalarımda paylaşıyorum. Doğal olarak sizi iyi tanımayan, yeteneklerinizi bilgi ve becerilerinizi, aldığınız eğitimi, derslerinizi..vs bilmeyen biri size doğrudan yol gösteremez ve size “Şunu yap!” diyemez, ancak yine de yeni Çizgi Tagem sayfalarında bu arkadaşlar için aşağıda bir kılavuz çıkardım. Sırayla ve detaylı okunursa katkısı olacağına eminim. Bu çalışmaların farklı evrelerinde bana yardımcı olan Tübider Bilişim Sektörü Derneği Yönetim Kurulu üyelerine teşekkür ederim.

  • 32Bilişim Çağında Asla Yapılmayacaklar ve Dikkatle Yapılması Gerekenler
    Bu makalem, bundan yıllar sonra belki de bugün yaptıklarından pişman olabilecek gençlere atfen kaleme alınmıştır. Yazıda geçen birçok düşünce ve uyarı herhangi bir bilimsel kaygı olmadan, sadece şahsıma aittir. Çok uluslu bilişim şirketlerinin çıkarlarına dokunacak ve belki de hukuki sorunlar doğuracak fikirlerimi gençlerin dikkatle okumasını ve Bilişim Çağı yutturmalarına dikkatle yaklaşmasını dilerim. Ayrıca yazıda gençler için gerçek anlamda Bilişim Çağı gereklerine de değinilmeye çalışılmıştır.
  • Mezun Olunca Ne İş Yapacağım?
    “Ne iş olursa yaparım abi,” Bu artık klişeleşmiş “Mezun olunca ne iş yapacağım?” sorusuna Ekşi Sözlükte gençlerin kendi jargonu ile verdikleri cevaplara bir örnektir. Bu cevaplardan bile bu sorunun toplumdaki önem derecesi ve gençlerin kötümserliği hemen ortaya çıkıyor. Gerçekten de Bilişim Sektöründe mühendis, yönetici ve şirket sahibi olarak çalıştığım 30 yıldır gençlerin bana en çok sordukları sorulardan biridir bu! “Mezun olunca ne iş yapacağım?” Global ekonomik kriz nedeniyle işsizliğin arttığı bu dönemde, mevcut tabloya her yıl üniversitelerden mezun olan binlerce yeni mezun çalışan adayı eklendiğini düşünürsek gençlere hak vermiyor da değilim. Gençlerin mezun olunca ne iş yapacağı, hangi şirkette ve hangi mevkide çalışacağı gibi konularda tereddüt etmeleri çok doğal. Bu makalede gençlere mezun olunca daha donanımlı olabilmeleri için öğütler ve çeşitli ipuçları verecek onlara bir anlamda yol haritası çizmeye çalışacağım. Eğer gerçekten faydalı olmasını istiyorsanız sonuna kadar okuyun! Sonuna kadar okumayı göze almayan bir gence yardım etmek çok zor. Toplumdaki “okumamak” salgın hastalığı gençliğin çoğunluğunu karamsarlığa itmekte ve bu aynı zamanda onlarda “bilgi sahibi olmadan” fikir sahibi olma kötü alışkanlığını yaygınlaştırmaktadır.
  • 34Mesleki Beceriler, Bilgi ve Yetkinlik
    Dünyanın karmaşıklığı ve eğitimde çoklu disiplin yaklaşımı artık gençlerin daha başarılı olabilmek için daha fazlasını bilmeye ve daha fazlasını yapabilmeye olan ihtiyacını gösteriyor. Peki, gençlerin aldığı örgün eğitim, gençleri gerçekten ihtiyaç duydukları bu yeteneklerle mi hazırlıyor? Mesleki bilgi, beceri ve yetkinlikler gençlerin eğitim ve daha sonraki hayat boyu öğrenme süreçlerinde hangi stratejiler ile arttırılabilir?
  • Üniversite Gençliğine İş Bulma Sürecinde İpuçları: e-Beceriler/e-Yeterlilikler
    Türkiye’nin her köşesinde, yüzlerce üniversitemizde farklı meslek dallarında halen okuyan birçok öğrencinin, mezun olduğunda iş ararken karşılaşacağı zorluklar, bu gençlerin kabusudur. Gençlerin çalışma hayatının ilk yıllarında başarılı olabilmek için günümüz ekonomisinde ne yapması gerektiğini çok iyi bildiklerini düşünmüyorum.  Burada size, mesleğiniz ne olursa olsun iş arama sürecinde son derece yararı olacak ve iş hayatında sizi diğer insanların önüne geçirecek, 21. yüzyıl yeni ekonomisine ait bazı ipuçları vereceğim. Dünyada artık her meslek dalında aranan ve evrensel standartları olan kavramlardan e-Beceriler ve e-Yeterlilikleri inceleyeceğiz.
  • 342012 Yılının Gözde Bilişim Meslekleri
    Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörünün, ülke ekonomisinin büyümesinde, istihdamın ve dünya pazarlarındaki rekabet gücünün artmasında kaldıraç görevi gördüğü ve Türkiye için stratejik sektör olarak konumlandırılması gerektiği dillendirildikçe bilişim kariyerlerinin cazibesi daha da öne çıkmaktadır. Bu nedenle üniversitelerin bilişim bölümlerine olan ilgi ve bilişim sertifikasyon programlarının önemi artmaktadır. Dünyanın karmaşıklığı ve eğitimde çoklu disiplin yaklaşımı, meslek adlarının karışmasına, mesleğe ait ana görev veya işlemlerin bazen meslek olarak da tanımlanmasına ve bazen de mesleğe ait alt sektörlerin ana meslek gibi addedilmesine neden olmaktadır. Bilişim sektöründe, kartvizitinde yazılı kariyer bilgisinin aslında bir meslek adı olmadığı birçok kişiyle karşılaşıyoruz. Bu makalede, uluslararası literatürdeki mevcut bilişim mesleklerini ve önümüzdeki yıllarda bunlardan daha popüler olacak olanları irdelenecektir.
  • 35e-SkillsTR e-Beceriler ve e-Yeterlilikler Raporu
    “Bilişim Sektörü e-Becerileri ve e-Yeterlilikleri Araştırması” 2011-2013 yılları arasında Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) Sınav ve Belgelendirme çalışmaları sürecinde toplanan veriler, anket sonuçları, birebir görüşmeler, İK siteleri bilgileri ve saha analizleri ile hazırlanmıştır. Araştırmanın amacı Bilişim ve İletişim Teknolojilerinin (BİT) sektöründe çalışmak ve/veya girişimci olmayı hedefleyen birçok genç için sektördeki istihdam ve iş açığını göstermek ve bu alanlara talip olabilmeleri için gereken e-yeterlilikleri taslak olarak belirlemektir. AB ülkelerinde “e-skills” (e-beceriler) konusunda birçok makale, araştırma ve rapor bulunmaktadır. Bunların çoğu akademik anlamda olup sadece belirli bölümleri konuyu açıklamak amacıyla makalemizde özetlenmiştir. Araştırma sonuçları yalnız AB ülke standartlarını baz alarak değil, Türkiye sektörel gerçekleri ile de yoğurularak belirlenmiştir.

Gençlerin çalışmadığını görüyorum, vakitlerinin ancak çok az bir kısmını gerçekten okuyarak, araştırarak, düşünerek, tartışarak veya paylaşarak geçiriyorlar. Halbuki çalışmayan bir toplumdan hiçbir şey bekleyemezsiniz. Çalışkanlık esastır, çalışan insan mutlaka başarır, hiç durmadan, konumunuza bakmadan, çevre şartlarına, kötü imkanlara, yetersizliklere aldırmadan sürekli çalışmalısınız. Her gün ama her gün yepyeni şeyler öğrenip başarmak için tekrar tekrar denemelisiniz. Okumak, öğrenmeye çalışmak ve üretmek sizi, önce kendiniz için, daha sonra aileniz ve toplum için faydalı insan haline sokacaktır.